İMAMOĞLU'NDAN SREBRENİCA SOYKIRIMI MESAJI

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Srebrenica Boşnak Soykırımı 25. Yılı Anma Programı”na katıldı ve bir konuşma yaptı. İmamoğlu, “Allah, hiçbir topluma, insanlığa, hiçbir kitleye böyle bir soykırım, böyle bir acı, böyle…

Haber Ajansı

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Srebrenica Boşnak Soykırımı 25. Yılı Anma Programı”na katıldı ve bir konuşma yaptı. İmamoğlu, “Allah, hiçbir topluma, insanlığa, hiçbir kitleye böyle bir soykırım, böyle bir acı, böyle bir katliam yaşatmasın. Tüm duamız, bütün insanlığa ve dünyayadır. Demokrasi ve özgürlük çığırtkanlığı yapan bir kısım ülkelerin, bu sürece olan duyarsızlığı da dünya tarihine kara leke olarak geçmiştir” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kartal Srebrenica Boşnak Soykırımı Anıtı önünde, akşam saatlerinde düzenlenen “Srebrenica Boşnak Soykırımı 25. Yılı Anma Programı”na katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda, çeşitli dernekler ve sivil toplum kuruluşları tarafından kaleme alınan ortak basın açıklaması okundu ve kurum temsilcileri tarafından konuşmalar yapıldı. Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’in ardından son sözü alan İmamoğlu, yaşanan süreci, “Hepimizin gözyaşıyla izlediği bir dönemdi” diye tarifledi. O dönemde tüm ülke olarak katliamı, derin bir acı ve üzüntüyle takip ettiklerini belirten İmamoğlu, “O acı, hepimizin içinde yer etmiştir. Bu tür acı olaylar, insanlığın utandığı, belki de insan olmaktan utandığı olaylar unutulmamalıdır. Dünyanın neresinde olursa olsun, unutturulmamalıdır. Unutturulduğu taktirde, herhangi bir dönemde, herhangi bir dönemin yöneticileri, başka bir coğrafyada, başka bir katliamı ortaya koyabilir” dedi.

“İSTANBUL, BU TÜR OLAYLARA DUYARSIZ KALAMAZ”

İstanbul’da, Balkanlar’dan, özellikle Bosna Hersek’ten göç etmiş yüzbinlerce kişinin yaşadığına dikkat çeken İmamoğlu, şunları söyledi:

“Buradaki derneklerimiz, sivil toplum kuruluşlarının ışığında biz ne yapabiliriz ve bu sürecin her daim zihinlerde taze kalması adına nasıl bir süreç işletebiliriz diye çalışmamız gerekir. İstanbul’un bir başka pozisyonu, gerçekten geniş coğrafyası adına bir merkez olması. O bakımdan bu tür olaylara duyarsız kalamaz, bu tür süreçleri kıyıdan, köşeden izleyemez. Aynı zamanda, nerede olursa olsun, bir sorun var ise, bir sıkıntı var ise -ki özellikle Balkanlar bizim ata diyarımız- o topraklarda var olan her hususa duyarlı olmak zorunluluğumuz vardır. Bu manada bu güzel şehrin şehri emini olarak, mutlaka ve mutlaka Balkanlarla ilgili her zaman hassas olmak, her daim oradaki dostlarımızı, Müslüman kardeşlerimizi ve de kıymetli hemşehrilerimizin yakınlarını, akrabalarını gözetmek, bizim daimi ve esas sorumluluklarımızdan birisidir.”

“ACIYI DERİNDEN HİSSEDİYORUM”

İstanbul’un demokrasi, özgürlük, barış ve huzur gibi konularda bir köprü oluşturacağı toprakların başında Balkanlar’ın geldiğini vurgulayan İmamoğlu, “Bugün, bu duygularla buradayım. Gerçekten bu acıyı derinden hissediyorum. O kadim toprakların, bizim ata yadigarı topraklarımız olduğu bilincinde bir kişiyim. Orada yaşayan acıların hiçbir zaman unutulmayacağını da hisseden bir insanım. Bütün bu duygular, sadece soydaşlık ya da aynı dini taşımaktan, aynı inancı taşımaktan mütevellit değildir. Aynı zamanda biz, özellikle Anadolu kültürünün, kucaklaşmanın, önce insan olup, insana saygı duyup, insanı sevmek Yaradan’ı sevmektir duygusuyla oradaki soykırımı hissediyoruz ve hissetmeye devam edeceğiz. Bu katliamın 25’nci yılında bütün şehitleri rahmetle anıyoruz. Ruhları şad olsun. Allah, hiçbir topluma, insanlığa, hiçbir kitleye böyle bir soykırım, böyle bir acı, böyle bir katliam yaşatmasın. Tüm duamız, bütün insanlığa ve dünyayadır. Demokrasi ve özgürlük çığırtkanlığı yapan bir kısım ülkelerin, bu sürece olan duyarsızlığı da dünya tarihine kara leke olarak geçmiştir” diye konuştu.

Anma programı, Kartal Srebrenica Boşnak Soykırımı Anıtı’na, katledilen Boşnak siviller anısına karanfil bırakılmasıyla son buldu. Tarihe “Srebrenica katliamı” olarak geçen soykırımda, en az 8 bin 372 Boşnak sivil, Ratko Mladic komutasındaki Sırp askerler tarafından hunharca öldürülmüştü.